Erdoğan: Enflasyonla daha sert mücadele etmemiz gerekiyor
Yaklaşık 4 saat süren Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın sona ermesinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kameraların karşısına geçerek açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Gündemimizin başında deprem bölgesi vardı. Bir miktar vicdan ve ahlaki kibir hala depremzedelere hakaret ederken, onların acılarında ısrar ederken, biz de yaraları sarmaya devam ediyoruz.
Yardımları sistematik bir şekilde ulaştırıyoruz. Şehirlerimizi hızla ayağa kaldırmak için bölgede defalarca temel atma törenleri yapıyoruz. Adıyaman’da söz verdiğimiz 65 bine yakın konut ve köy evinin yarıdan fazlasının inşaatına başladık. Hatay’daki yerinde dönüşüm projemize başvuru sayısı 86 bini aştı. Bu şehri kısa sürede ayağa kaldırmaya çalışıyoruz. İnşallah yakın zamanda açılış törenleriyle depremzedelerimizle yeni yuvalarına kavuşmanın mutluluğunu paylaşacağız.
Ahlat ve Malazgirt’te Anadolu topraklarını ebedi vatanımız olarak terk eden atalarımızı yad ettik. Artık gelenekselleşen Ahlat programımızı zenginleştirdik. Gençlerimizin atalarının bin yıllık heyecanını, coşkusunu ve kararlılığını yaşattığının göstergesi olan Malazgirt’teki etkinlikleri biz de keyifle izledik. 30 Ağustos’ta külliyemizde gerçekleştirilen programı hep birlikte yaşadık. Cumhuriyetimizin 100. yılı için bestelenen marşımızı ilk kez dinleme fırsatı bulduk.
“Yeni Anayasa Çağrımızı Yineledik”
Adli yılın açılış töreninde ülkemiz adalet sistemine bugüne kadar yaptığımız katkıları hatırlatırken yeni Anayasa davetimizi yineledik. Yeni yılda da tüm vatandaşlarımızın adalete erişimini kolaylaştırmaya devam edeceğiz. İttifak ortaklarımızla istişarede bulunarak Türkiye’yi darbe anayasasından kurtarıp demokrasimize yakışır bir sivil anayasaya kavuşturmak için çabayı başlatacağız.
TEKNOFES’in Ankara organizasyonuna katılarak gençlerimizle geçmişten bugüne ve geleceğe samimi bir sohbet gerçekleştirdik. Başvuru ve ziyaretçi sayısı milyonlara ulaşan TEKNOFEST, gençlerimizin zincirleri kırdığını gösteriyor. Her 1 Eylül’de olduğu gibi bu yıl da av sezonunun açılması nedeniyle balıkçılarımızı denize uğurladık.
“Yarın ekonomide orta vadeli programı hayata geçireceğiz”
Sayın Putin ile Soçi’de çok kapsamlı ve verimli bir görüşme gerçekleştirdik. Başta tahıl koridoru olmak üzere pek çok insani gündemin masada olduğu bir dönemde bu toplantının değerinin tüm dünya tarafından takdir edildiğine inanıyorum. Ekonomide önümüzdeki dönemin yol haritasını oluşturan orta vadeli programı yarın açıklayacağız. Hafta sonu G-20 liderler zirvesi için Hindistan’da olacağız. Bir hafta sonra BM’de görüşmek üzere Amerika’ya gideceğiz. Ülkemizin 2023 yılı ikinci çeyreğine ilişkin büyüme rakamları açıklandı.
Buna göre ilk çeyrekte yüzde 3,9, ikinci çeyrekte ise yüzde 3,8 tamamlandı. Böylece Türkiye, Kosta Rika’nın ardından ikinci çeyrekte OECD ülkeleri arasında en yüksek büyüme oranına sahip ikinci ülke olmayı başardı. Benzer bir tabloyu ikinci çeyrek ihracat rakamlarımızda da görüyoruz. Türkiye, mal ve hizmet ihracatını yüzde 2,3 artıran üç ülke arasında ikinci sırada yer alıyor. Bir diğer güzel haber ise orta, yüksek ve yüksek teknolojili ürün ihracatımızın toplam ihracat içindeki payının yüzde 40’ı aşması.
“Günün sonunda ortaya çıkan rakamlar bu oyunu bozuyor.”
Yaşadığımız deprem felaketine ve küresel ticaretteki daralmaya rağmen yakaladığımız büyüme başarısı istihdamın ve üretimin korunmasını sağladı. Birçok uluslararası kuruluş, ülkemizin 2023 büyümesine ilişkin varsayımlarını yukarı yönlü revize etmeye başladı. Hatta arkadan gelen düzeltme çabalarıyla da sık sık karşılaşıyoruz.
Art niyetli bazı uluslararası kuruluşlar, potansiyelimizi kavrayamadıkları için her alanda düşük rakamlar rapor ediyorlar. Ülkemizde bazı kişiler yaydıkları yanlış materyallerle destek veriyor, teşvik ediyor. Günün sonunda ortaya çıkan rakamlar elbette bu oyunu bozuyor. Öte yandan ısrarla açıklama yapan kurumların kendi itibarlarına zarar verdiği de ortada.
“Her seferinde hızla toparlanıyor ve eskisinden daha iyi sonuçlarla yolumuza devam ediyoruz.”
Elbette zorlu yolda bazen beklenmedik durumlarla karşılaşıyor, hatta küçük de olsa aksilikler yaşıyoruz. Ancak her seferinde hızla toparlanıyor ve eskisinden daha iyi sonuçlarla yolumuza devam ediyoruz. Niyet ve yaklaşımlar farklı olduğu için ekonomiden diplomasiye kadar her alanda Türkiye’nin yararına fikir ve öneriler ortaya koyan az sayıda aydın görüyoruz. Ne yazık ki Türk siyasetindeki beceriksiz ve hırslı iklim bunları da zehirliyor. Konut, otomobil ve hizmetlerde fahiş fiyatlar talep ederek enflasyonla çabalarımıza zarar verenleri yoldan çıkaran işte bu zehirli iklimdir.
“Kur ve enflasyondaki artışın ötesinde bir fiyatlama teşvikiyle karşı karşıyayız.”
Sinsi operasyonların yoğunlaştığı sosyal medyadan etkilenerek bu akıma katılanların sayısı da az değil. Hayat pahalılığı konusundaki çabalarımızın en büyük dezavantajı zehirli hava gibi her yere yayılmasıdır. Yıllık enflasyondaki artış, hayat pahalılığıyla daha sıkı mücadele etmemizi gerektiriyor. Bu sabır gerektiren uzun bir süreçtir. Allah’ın izniyle enflasyonu dize getireceğimize tüm kalbimizle inanıyoruz. Ülkemizde yaşam maliyeti arasındaki ilişkilere baktığımızda hammadde, bakliyat, enerji, personel, kira gibi unsurların ön plana çıktığını görüyoruz. Döviz kurları ve enflasyon da fiyatları doğrudan etkiliyor.
Çalışanların ücretlerindeki her artış, daha para insanların cebine girmeden önce yapılan her işe ve hizmete yansıyor. Petrol fiyatlarındaki her artış etiketlere yansıtılırken düşüşler göz ardı ediliyor. Aynı ürün ve hizmetin farklı yerlerde premium olduğu durumlar vardır. Döviz kuru ve enflasyondaki artış oranlarının ötesinde bir fiyatlama teşvikiyle karşı karşıyayız.
“Tüketicilerin şikâyetleri doğrultusunda hazırladığımız yeni düzenlemeler bu yılın başında yürürlüğe girecek.”
Bu da yaşadığımız sorunun ekonomik değil manevi olduğunu gösteriyor. Devlet olarak bir yandan hayat pahalılığını körükleyen psikolojik faktörlerle ve bu durumu fiyatlara yansıtanlarla mücadele ederken, diğer yandan da enflasyonu düşürecek politikalar kararlılıkla yürütüyoruz.
Vatandaşlarımızı bu zehirli iklimin vereceği zararlardan korumak için gerekli adımları atıyoruz. Gayrimenkul ve ikinci el araç ticareti konusunda düzenlemeler yaptık. Sahte hesaplar üzerinden fiyatları şişirip bilgi kirliliğine yol açanların önüne geçmek için para cezası getirdik. Otomobil bayi ve bayilerine 221 milyon lira idari para cezası uygulandı.
Fahiş fiyat ve stokçuluk yaptığı tespit edilen perakendecilere 188,5 milyon lira para cezası kesildi. Tüketicilerin şikâyetleri doğrultusunda hazırladığımız yeni düzenlemeler bu yılın başında yürürlüğe girecek. Elektronik ticaret platformunun işleyişi yakından takip ettiğimiz konular arasındadır. Her ne kadar tüm kontroller ve cezalar kıymetli olsa da kapatma, yasaklama gibi cezaların daha caydırıcı hale geldiği aşikar. İnşallah bu yönde gerekli adımları atacağız.
“Kültür, sanat, spor gibi alanları yıkım aracı haline getirmeye çalışanların olduğunu görüyoruz.”
Mesele siyasi ve ekonomik manipülasyonların ötesine geçerek halkımızın günlük hayattaki hak ve özgürlüklerini hedef alan bir küstahlığa ulaştı. Otobüslerde, yollarda, metrolarda insanlarımızı taciz edecek kadar kibirle karşılaşmaya başladık. Kültür, sanat, spor gibi alanları yıkım aracı haline getirmeye çalışanların olduğunu görüyoruz. Bu ülkeyi bir avuç azınlığın malı olarak gören kibirlilerin devri çoktan bitti. Kibir kuleleri boşuna çabalıyor. Herkes, tüm bireylerin var olma, yaşama, kendini ifade etme ve oy verme tercihlerine saygı göstermekle yükümlüdür. Başını örten, çarşaf takan, başörtülü, sakallı, takkeli insanları sırf yabancı oldukları ve başka dil konuştukları için eleştirmek asla kabul edeceğimiz bir davranış değildir.
“Bu faşist zihniyet yargı önünde hesap vermeye mahkumdur.”
İşinize geldiği zaman başörtülüyü de yanınıza alın, rozetinizi takın, Marmaray’da başörtülü hanımlara hakaret edin. Bu faşist zihniyet yargı önünde hesap vermeye mahkumdur. Bu tür çirkin azınlık davalarının ardındaki mücadelemiz ilelebet sürecektir. Açıkça konuşuyorum; Kim olduğunuzu, bunu neden yaptığınızı, neyi hedeflediğinizi ve bunu başarmak için neleri kullandığınızı biliyoruz. Hala aynı yerdeyiz; Başarılı olamayacaksın. Bu millet sizin manda anlayışınıza, sapkın yöntemlerinize tahammül etmeyecektir. Bunu 14 Mayıs’ta ve 28 Mayıs’ta gördük. Milletin sana attığı tokattan hâlâ dersini almadın, akıllanmadın ve hâlâ akıllanmıyorsun.
“Irak ve Suriye’nin de içinde bulunduğu coğrafyanın demografik gerçeklerini dikkate almayan hiçbir politikanın başarı şansı yoktur.”
Hem bölgedeki aktörlerin hem de bölge dışındaki aktörlerin bu tarihi gerçekleri kabul etmesi gerekiyor. Irak ve Suriye’nin de içinde bulunduğu coğrafyanın demografik gerçeklerini dikkate almayan hiçbir politikanın başarı şansı yoktur. Bölgede 1,5 asırdır yaşanan kaosun, acıların ve zulmün nedenleri ortadadır. Bölge, küçük bir işbirlikçi grup dışında kimseye fayda sağlamayan emperyalist hesapların arenası haline geldi. Irak’ta 2 milyon, Suriye’de ise 1 milyon insanın ölümüne yol açan işgallerin kanlı izleri hâlâ hafızalarımızda canlı.
“Herkesin tedirgin olduğu, yalnızca terör örgütlerinin mutlu olduğu durumu kabul etmiyoruz.”
Mekke’deki Kabe ve Medine’deki Mescid-i Nebevi’den sonra üçüncü kutsal türbemiz olan Mescid-i Aksa, kirli botlarla sık sık taciz ediliyor. Herkesin tedirgin olduğu, sadece terör örgütlerinin mutlu olduğu durumu kabul etmiyoruz. Hayatın her kesimini kucaklayan, zor zamanlarında onlara destek olan bir yaklaşım benimsiyoruz. Aynı zamanda bölgenin istikrarını gözeten bir hareket tarzı izliyoruz. Kerkük merkezli tartışmalara bu perspektiften bakıyoruz. Doğru, sağlıklı ve sürdürülebilir çözümün, başta Kerkük olmak üzere bölgenin demografik gerçekliğine dayandığına inanıyoruz.
“Evlenecek gençlere yönelik kredi konusunu yakından takip ediyoruz.”
Son gelişmeler endişelerimizin ve uyarılarımızın haklı olduğunu açıkça gösteriyor. Rejimin çözümün değil sorunun parçası olma konusundaki inadı bölgedeki sıkıntıları daha da derinleştiriyor. Suriye’nin toprak bütünlüğü ve demografik gerçekleri üzerinde çalışmaya devam etmeye kararlıyız.
Amerika, Rusya, İran ve rejim dahil tüm tarafları bu yönde çaba göstermeye davet ediyoruz. Rusya-Ukrayna savaşının devam ettiği, Ermenistan’ın Kafkasya’daki provokasyonunun ve Balkanların yeniden çatışmaya sürüklenmek istediği bir dönemde, güney bölgemizin istikrarı ve güvenliği ülkemizin öncelikli gündeminde olmaya devam edecektir.
Milletimize verdiğimiz sözleri, ülkemizin ve dünya ekonomisinin koşullarını dikkate alarak meydanlarda hayata geçiriyoruz. Yükseköğretimdeki öğrencilerimize olan bağlılığımız olan konuyu değerlendirdik. Son çalışmamızdan yola çıkarak her iki konuyla ilgili detayları bir sonraki toplantımızda gençlerimizle paylaşacağız. Evlenmek üzere olan gençlerimizin kredi sorunlarını yakından takip ediyoruz. Aile yapımızın ve geleceğimizin korunması adına değer verdiğimiz bu projeyi hayata geçirme kararlığındayız.
“Çiftçilere destekleri Ekim 2023’ten itibaren Ziraat Bankası hesaplarında tanımlayacağız”
2024 yılında da verimliliği esas alan bir yaklaşımla çiftçiyi desteklemeye devam edeceğiz. Kasım ayı itibarıyla çiftçilerimizin Ziraat Bankası hesaplarına tahıla yönelik mazot ve gübre destekleri tanımlandı. Çiftçilerimizle güzel bir haberi paylaşmak istiyorum. Buğday, arpa, yulaf, çavdar ve çeltik üreticilerimizin Mart ayında ödeyecekleri mazot ve gübre takviyelerini Ekim 2023 itibarıyla Ziraat Bankası hesaplarında tanımlayacağız. Ödemeyi öne çekerek üreticilerimizin yanında olacağız. Toplamda 11,5 milyar liralık destek sağlayacağız.
“Daha önce ataması yapılan 49 bin öğretmen göreve başladı”
21 yıldır taviz vermediğimiz ilkelerimizden biri de çalışanlarımızı enflasyona karşı korumaktır. Hakem heyetimiz memur maaşlarıyla ilgili son kararını geçtiğimiz günlerde verdi. Hem maaş artış oranları hem de ek kazançların hayırlı olmasını diliyorum. 2023-2024 eğitim-öğretim yılı hazırlıklarımızı da gözden geçirdik. Daha önce ataması yapılan 49 bin öğretmen göreve başladı. Bu yıl okulla ilk kez tanışan çocuklarımızın uyum haftası ve öğretmenlerimizin seminer dönemi başladı. Tüm öğretmen ve öğrencilerimize eğitim-öğretim yılında başarılar diliyorum. Bu duygularla sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum, sağlıcakla kalın.